CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Akademisyenler, Boğaziçi Üniversitesi, kurumları zarar görmesin diye kendileri halletmek üzere hep ihtiyatlı davrandılar ama artık anlaşılıyor ki bu meseleyi daha fazla toplumsallaştırmak lazım." dedi.
Özel, Boğaziçi Üniversitesinin önünde yaptığı basın açıklamasında, rektör atamalarına ilişkin 3 yıldır eylem yapan akademisyenlere destek vermek için geldiğini belirtti.
"Bu üniversiteye 1 Ocak 2021'de Melih Bulu isminde bir kayyum atanmıştı. Üniversite geleneğinden gelmeyen, kültüründen gelmeyen, Boğaziçi Üniversitesinde yüksek lisansa dahi kabul edilme şartlarını sağlamayan birisi, üniversitenin başına kayyum olarak atanmıştı." ifadesini kullanan Özel, "O günden bugüne tam 205 haftadır 1432 gündür 971'inci kez burada nöbet tutuldu. Ben de CHP'nin genel başkanı olarak 971'inci nöbete desteğe geldim." dedi.
Özel, üniversitenin içine mezunların ve emekli akademisyenlerin alınmadığını, üniversitelerin kapısının herkese açık olduğunu, üniversitelerin ışık saçmak amacıyla öğrenciler haricinde de herkesin girebileceği ortamlar olduğunu dile getirdi.
"Kelepçeyi takandan hepimiz razıyız"
Rektör atanmasına ilişkin protestoların başladığı tarihlerde üniversitenin kapısına kelepçe takıldığını anımsatan Özel, şöyle devam etti:
"İçeriye girilmesin diye üniversitenin kapısına polis kelepçesi taktılar. Bir bienalde ödül alırdı o fotoğraf, bir bienalde Türkiye'de üniversite özerkliği ve özgürlüğü nedir diye bir sanatçı, bir şey tasavvur etse; tasarlayacağı, boyutlandıracağı ve fotoğraflandığında hepimizin takdir edeceği görüntü, üniversitenin kapısına polis kelepçesiydi. Bunu bizzat bu rejim yapmıştır. Kendi öz eleştirisini, öz eleştiri yaptığının bile farkında olmadan kendini ihbar yapabilen en üst düzeydeki rejim bugünkü saray rejimidir. O kapıya konulan kelepçe saray rejiminin üniversiteye nasıl baktığının tam olarak fotoğrafıdır. O kararı alandan o kelepçeyi takandan hepimiz razıyız, iyi ki yaptı. Biz bu kadar iyisini gösteremezdik Türkiye'ye ve dünyaya."
Özel, 6 buçuk ay boyunca eylemlerin devam ettiğini, bu eylemler sırasında çok sayıda öğrencinin gözaltına alındığını belirterek, bu öğrencilerin çoğunun yurt dışında eğitimine devam ettiğini, 3 yaşından itibaren Türkiye'nin yetiştirdiği çocukların büyük bir değere sahip olduğunu ve ülkenin genç değerleri kaybettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanına verilen rektör atama yetkisinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini belirten Özel, rektör atama yetkisinin meclis kararıyla alınmadığını, bunu geri püskürttüklerini, 2016'de OHAL KHK'si ile bu kararın alındığını belirtti.
Anayasa Mahkemesinin 8 yıldır oyalandığını ileri süren Özel, şöyle devam etti:
"8 yıl bu olmayacak yetki vahşice kullanıldı, istediklerini atıyor. İşte buraya yüksek lisans yapacağım diye başvursa kabul edilmeyecek öğrenciyi rektör diye atıyor, sırf yandaş diye, sırf dediğini yapar diye. İşte o yetkiyi Anayasa Mahkemesi nihayet hani torunu bakacak ya bunlara benim dedem bu maddeyi nasıl iptal etmemiş demesinler diye 8 yıl sonra iptal ettiler. Bir de üstüne bir yıl süre verdiler, bir gecede alınan haksız yetkiyi düzeltmek için de bir yıl süre verdiler. O sürenin içindeyiz, halen kıpraşmıyorlar."
"Boğaziçi'ni de Türkiye'yi de size dar edeceğiz"
Özel, 200 kişilik akademisyen ve mezunun kampüslere girişinin engellendiğini, bu engellemeler nedeniyle açıklamayı üniversitenin içinde değil dışında yaptığını belirterek, şunları kaydetti:
"Akademisyenler, Boğaziçi Üniversitesi, kurumları zarar görmesin diye kendileri halletmek üzere hep ihtiyatlı davrandılar ama artık anlaşılıyor ki bu meseleyi daha fazla toplumsallaştırmak lazım. Biz bu konuda CHP olarak 1 milyon 600 bin üyemiz de 81 il başkanımızla, 39 ilçe başkanımızla bütün belediyelerimiz ve bütün milletvekillerimizle ne kadar destek isteniyorsa o kadar vereceğiz. Bu meseleyi toplumsallaştıracağız. Bu kayyuma da, bu kayyum rejimine de, bu saray rejimine de bu yaptıklarını yanına bırakmayacağız. Boğaziçi'ni de Türkiye'yi de size dar edeceğiz. Hodri meydan."